Harran Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi ve Harran ören yeri kazılarından sorumlu Prof. Dr. Mehmet Önal, ören yerindeki kazı ve restorasyon çalışmalarının Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın finansmanı ve Harran Belediyesi koordinasyonunda yıl boyunca devam ettiğini hatırlattı. Şanlıurfa Müzesi Yönetimi, Türk Tarih Kurumu, Şanlıurfa Valiliği, Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi, Harran Üniversitesi ve Harran Kaymakamlığı’nın desteğiyle gerçekleştiriliyor.
Harran Ulu CamiiEmeviler döneminde, MS 744-750 yıllarında Halife II. Mervan tarafından yaptırıldığını öne süren Önal, caminin yaklaşık 800 yıl önce Moğol istilası sırasında yağmalanıp yıkıldığını öne sürdü.
Önal, bu işgale rağmen Harran Ulu Cami’nin doğu cephesi, mihrap, çeşme ve minaresinin büyük bir kısmının ayakta kaldığını söyledi.
Önal, Harran’ın Emeviler döneminde başkent olarak kullanıldığını ve bu nedenle buraya halifelik seviyesinde devasa bir mescid inşa edildiğini belirterek, bu caminin bir benzerinin Şam Emevi Camii olduğunu söyledi.
“TÜRKİYE’NİN EN ÇOK KAPISI OLAN CAMİİ”
Harran Ulu Cami’nin Türkiye’nin en eski anıt camisi olduğunu anlatan Önal, şöyle konuştu: “4 nefli, kırma çatılı ve 25 kapılı olup Türkiye’nin en çok kapısı olan camisidir. Sanat tarihi uzmanlarına göre bir zamanlar Türkiye’mizin camisidir.” “Harran Ulu Cami, bitkisel taşlar, geometrik taşlar ve Rumi desenlerle yapılmış, taş süslemesi en zengin camidir” dedi.
Bölgeye gelen ziyaretçilerin Harran Ulu Cami’deki eserleri yakından görebilmesi için çalıştıklarını anlatan Önal, şöyle konuştu:
“Harran Ulu Cami’nin kazı ve restorasyon çalışmaları tamamlandı. Ziyaretçi güzergahı düzenlendi, bilgilendirme tabelaları hazırlandı ve konumlandırıldı. Sadece kurdelenin kesilerek ziyaretçilerin içeri girmesi ve ihtişamının ve zengin dekorasyonunun sunulması planlandı. Harran Ulu Cami’nin taş mimarisi 15-20 gün içerisinde ziyaretçilerle buluşacak.” “Kültür ve Turizm Bakanlığımız ile Şanlıurfa Valiliğimizden gelen ziyaretçilere açık olacak.”
Mehmet Önal, camiyi ziyaret eden ziyaretçilerin doğu duvarı, at nalı kapısı, sekizgen çeşmesi, ibadet yerleri, zengin taş süslemeleri, hazine salonunun kalıntıları, kubbesi gibi pek çok eseri görme fırsatı bulacağını söyledi. sütunları, kare minare ve ziyaretçilerin selfie çekebileceğini ekledi. İki bölümde Rumi desenli mimari parçalar ve konsollardan oluşan bir alan oluşturduğunu söyledi.
Bölgenin ilk kez ziyarete açılacağını belirten Önal, şöyle konuştu: “Bu zamana kadar ziyaretçiler Harran Ulu Cami’yi hep uzaktan, Harran Höyüğü’nden gözlemliyorlardı ancak kazılar tamamlandıktan sonra restorasyon ve gezi çalışmaları da tamamlandı. Güzergahlar tamamlandı, artık camiye girecekler ve camiyi mimarisi, süslemeleri ve süslemeleriyle içeriden görecekler.” “Ve atalarımızın kalıntılarını görecekler” dedi.